San Francisco

San Francisco körfezine, Golden Gate köprüsüne ve Pasifik Okyanusu’na bakan evler, rengarenk bir kültür, dünyanın en iyi restoranları ve insanın her zaman yaşamak istediği bir şehirdir şüphesiz San Francisco.

San Francisco şehri bir yarım ada üzerinde kurulmuştur ve dolayısıyla 3 tarafı denizle çevrilidir ve toplam 128 km2 alan üzerine kurulmuştur. San Francisco’nun nüfusu 800.000 civarındadır. Kilometrekareye düşen insan sayısına göre New York’tan sonra ikinci en yoğun şehirdir. Yıllık 17 milyon ziyaretçinin geldiği tespit edilmiştir. Toplam 43 tepe vardır. Yıllık hava sıcaklıkları 70F (21C) ila 40F(5C) arasında değişmektedir. Sabah ve akşam sisleri bazen yağmuru aratmayacak kadar yoğun ve meşhurdur.

Okyanusun ılımanlaştırıcı etkisinden dolayı kar yağmaz. 35 cent karşılığı kulübelerden şehir içi görüşme yapılabilir. Taksi ve restoranlarda %15 bahşiş normal sayılır. Sigara ve tütün kullanımı birçok yerde yasaktır. Batının incisi bu şehirde bir arada huzur içinde yaşayan bir düzineye yakın farklı kültür vardır. San Francisco adeta barışın ve huzurun şehridir. Alan kodu 415’dir, San Francisco Bay Area 925’tir. 1700’ lerde Portekizliler, İspanyollar ve İngilizlerin körfezi keşfi ile başlayan San Francisco hikayesi, 1848’de California’da altın bulunması ile dünyanın her tarafından on binlerin körfeze akını ile devam etmiş ve 1849 yılında geçici çadırlarda yaşayan 20 bin nüfuslu bir efsaneye dönüşmüştür. O tarihte bu kadar yoğun nüfusun çadırda bir arada yaşaması tabi ki bu şehri efsaneye dönüştürmüştür.

18 Nisan 1906 depremi şehri adeta yok eden ve 3 gün boyunca durdurulamayan büyük yangının çıkmasına yol açmıştır. Şehrin tüm iş merkezi tahrip olmuş ve şehrin göbeğinde 497 blokluk bir bölge yok olmuştur. 2500 kişinin hayatına ve o günkü değeri ile 350 milyon dolara mal olmuştur bu felaket. Yangından hemen sonra San Francisco’nun yeniden inşasına başlanmış ve şehir bugüne dek uzanan bir yenilenme sürecine girmiştir.

San Francisco Batı’nın Wall Street’i, finans merkezidir. Sisler arasında bir şehirdir. Herkesin ilk aklına gelen elbette ki Golden Gate Köprüsüdür… Yapılması dört yıla ve 35 milyon dolara mal olan köprü 1.2 mil uzunluğunda ve bir mühendislik harikası ve efsanesidir. Özellikle tasarımında büyük depremlere dayanıklı olacak şekilde dikkat edilmes dolayısıyla büyük esneme payının olması bu köprüyü mühendislik anlamında ön plana çıkarmaktadır. Bay Bridge ise şehri Contra Costa ve Alameda bölgesine bağlayan ikinci uzun köprüdür.

Şehri tanımaya Cable Car denilen tramvayla başlamak en akıllıcasıdır. En hareketli ve işlek cadde Market Street’ den Fisherman’s Wharf’a uzanan eşsiz bir keyif turu tramway ile sizi beklemektedir. PIER 39 ve Ghirardelli Square’ i görmeden San Francisco’ dan ayrılmak kayıp olacağı düşüncesindeyiz. North Beach’de İtalyan, Mission District bölgesinde Meksika ve Latin özellikleri hakimdir. North beach cafe-restaurant ve barlarıyla meşhurdur. Mission, hispanic nüfusuyla ve eğlenceli salsa barlarıyla, gece geç saatlere kadar açık ucuz restoranlarıyla bilinir. Haight ashbury, flower kids akımının başladığı şehirdir San Francisco. Chestnut, Avrupai tarzda cafelerin bolca bulunduğu bir semttir. Bu yönüyle diğer şehirlerden ayrılır San Francisco. Japan town ve China town adından anlaşılacağı gibi minyatür Asya gibidir ve kesinlikle görülmelidir. China Town’da İngilizce yazan tabela bulmak zordur.

Dik yoluşlu yollarda araba kullanmak San Francisco’da çok doğaldır. Lombard Caddesinde 40 derece eğimli sekiz keskin viraj vardır. San Francisco’nun en ünlü meydanı Union Square’dir. Şehrin güzelliğine hayran bırakan bu meydan da mutlaka görülmelidir.. San Francisco şehri genel itibariyle büyüktür fakat San Francisco Bay Area denilen bütün sahil kesimini de katınca daha da büyümektedir.

Alcatraz, ünlü hapishanesi turistleri kendine çeken bir diğer yerdir. Bu hapishaneye zamanında ağır suç isleyenlerin sürüldüğü bu hapishane ada üzerindedir. Amerika’nın bazı şehirlerinde arabaya şiddetle ihtiyaç duyulurken San Francisco sunduğu toplu taşıma olanakları ile oldukça pratiktir. Hemen hemen her yere ulaşan otobüsler ve özellikle BART (hızlı tren) insanı teknolojinin günümüzde geldiği seviyeye hayran bırakır.

Union Square, İstanbul-Taksim meydanına benzetilebilir, şehrin merkezi konumundadır. Marina, San Francisco’nun en zengin kişilerinin yaşadığı, oldukça bakimle ve yat limanından ismini alan bir semttir. Mutlaka önerdiklerimiz Top of The Mark çok ama çok güzeldir. Muhteşem San Francisco manzarasını buradan birkaç yudum bir şeyler içerek tadını çıkarın. Ayrıca Stanford ve Berkeley Üniversiteleri eğitim kaliteleri ve sunduğu sosyal hizmetler ile San Francisco’nun eğitime ne kadar önem verdiğinin bir göstergesidir.